Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, katıldığı bir TV programında ekonomi gündemine ilişkin dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
ENFLASYON İVME KAYBEDİYOR
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, "OVP'yi kararlı şekilde uyguluyoruz. Sonuçlarını da görüyoruz. Enflasyondaki ivme kaybını da görüyoruz. Enflasyonun ateşi yaz aylarında büyük ölçüde düşecek. Yıllık enflasyonun Mayıs ayından sonraki 3 ayda düşmesini bekliyoruz. Özellikle Temmuz ve Ağustos aylarında. 2026 yılında da tek haneleri göreceğiz." dedi.
Cevdet Yılmaz'ın açıklamalarında öne çıkanlar:
Türkiye inşallah bir taraftan ekonomik sorunlarını aşacak, bir taraftan diğer alanlarda reformlarını hızlandıracak ve çok daha iyi noktalara milletimizi taşıyacağız.
Enflasyonla mücadele uzun soluklu bir mücadele. Geçen yıl Eylül ayında ciddi istişarelerle Orta Vadeli Program hazırladık. Buna da Sayın Cumhurbaşkanımız güçlü bir şekilde siyasi iradesini ortaya koydu. OVP'yi biz iyi hazırladık ve kararlı şekilde uyguluyoruz. Sonuçlarını da görüyoruz. OVP 3 yıllık bir perspektif. Bu seneye baktığımızda aylık bazda gdüşüşler geçen yılın sonuna doğru başlamıştı. Seçim öncesi spekülatif havada bir miktar sapmalar oldu. Son iki aydır ivme kaybını görüyoruz. En son gelen rakam 3.18 civarında. Geçen yılın aritmetik ortalamasına bakarsanız 4.3 aylık. Onun altındayız artık.
TARİH VERDİ
Haziran'ın 3'ünde yayınlanacak olan enflasyonda yıllık olarak zirveyi göreceğiz. Ondan sonraki 4 ayda hızlı bir düşüş göreceğiz: Haziran, Temmuz, Ağustos, Eylül dönemi.
20 puanlık bir düşüş bekliyorum. Bu tabi kabaca. Dolayısıyla ciddi bir düşüş bekliyoruz yaz döneminde. Esas etki program etkisidir. Program yoksa siz enfalsyonu düşürmezseniz yine yüksek gelirse rakamlar baz etkisi olmaz. Baz etkisi dediğimizi doğuran da program etkisidir.
ENFLASYONDA TEK HANE DÖNEMİ NE ZAMAN?
Dolayısıyla burada ciddi bir aylık bazda düşüşler göreceğiz sonra da yıllık düşüşleri görmüş olacağız. Bu bir geçiş süreci. Daha ciddi mesafe gelecek yılın sonunda; 20'nin altına düşürmüş olacağız. 2026'da da yeniden tek haneye düşürmüş olacağız. Bunun dışında program dışında kontrol edemediğiniz etkiler oluyor. Olumlu veya olumsuz. Programımız çalışıyor cari açıktan büyümeye, risk oranlarından başka alanlara varıncaya kadar sonuçlarını görüyoruz.
"TÜRKİYE'NİN DÖVİZ PROBLEMİ SÖZ KONUSU DEĞİL"
Seçim döneminde dolar artacak diye bir hava estirdiler. Vatandaşı maalesef yanlış yönlendirdiler. Kredi kartıyla girip borç alıp döviz alanlar olduğu söyleniyor. Birileri kasıtlı olarak spekülasyon ürettiler. Vatandaşımızın kolektif hafızasında bu olayın yer etmesini gerektiğini düşünüyorum.
Spekülatif ataklar 3-5 gün bir hava oluştursa da uzun sürmüyor. Şu an iyi gidiyoruz. Finansal göstergelerde de bunu görüyoruz.
Her zaman riskleri sıfırlamak mümkün değil. Geçmişe göre daha korunaklı haldeyiz. Türkiye'ye fon akışı çok hızlı. Türkiye'nin şuanda döviz problemi söz konusu değil.
Seneye enflasyonda yüzde 20'lerin altını göreceğiz. Yapmamız gereken enflasyonu düşürmek ve kalıcı refahı sağlamak.
TÜRKİYE'NİN NOT ARTIŞI SÜRECEK Mİ?
Türkiye'ye yatırımcı ilgisinin arttığını görüyoruz.
Yatırımlar Türkiye'ye gelmeye başladı. Özellikle portföy yatırımlarında artış görüyoruz. Doğrudan yatırım için ilgi arttı. Bunun sonuçlarını gelecek yıl daha iyi göreceğiz.
Buradaki talebin artışı bile bir şeylerin göstergesidir. Sonuçlarını bu yıl sonu gelecek yıl daha çok göreceğiz. Dolayısıyla güven ortamının beklentilerinin güçlendiğini görüyoruz. Türkiye seçimsiz bir dönemi bıraktığından dolayı öngörülebilirliği sağlamış durumda. Ben önümüzdeki dönemde bu konuda çok önemli gelişmeler olacağını düşünüyorum.
Tüketimi bir miktar dengeleyip tasarrufları arttırıp tasarrufları üretken alanlara kanalize ediyoruz. Buralarda geçici olarak sıkılıklar olacaktır.
Hem kamuda hem özelde tasarrufu artıracağız. İstihdam açısından sadece makro değil mikro düzenlemeler de önemli. Bütün dengeleri gözeten dengeli bir yaklaşımla gidiyoruz. Geçen yıl 4.5 büyüdük bölgemizdeki jeopolitik gelişmelere rağmen. Türkiye bugün dünyanın 17. büyük ekonomisi pozisyonunda.
KAMUDA TASARRUF DÖNEMİ
Enflasyonla mücadele hem kamu hem özelde topyekün yapılır. Hem kamuda hem özelde tasarrufu artıracağız.
İhtiyaç duymadığımız tüketimden kaçınmamız gerekiyor. İhtiyacımız olmadığında aldığımızda bunun sonuçları oluyor. Tasarrufa odaklanmamız gerekiyor. Kamuda da çalışma başlattık. Hazine Maliye ve Strateji Bütçe ayrı ayrı çalıştılar şuanda konselide edildiler.
Geniş bir listemiz var. İyi bir izleme ve takip sistemi kurmak istiyoruz. Bu maddeler hükümetimize ve Cumhurbaşkanımıza sunulacak. Araçlardan tutun, kamu binalarının kullanımı ve doküman basımından tören eğitimi gibi faaliyetlerin nerede yapıldığına kadar hepsine bakıyoruz.
Kamuda yapılacak tasarruf için sadece müdahale etmekle kalmayacağız. Takibini de yapacağız. Bunun için değerlendirmelerimizi yapıyoruz. Teknik çalışmalarımız devam ediyor. Kamuoyuna duyuracağız.
Kamu kurumları arası değişimler olacak. Transferi kolaylaştırıcı yaklaşımlar geliştirmemiz lazım.
'DOĞU VE GÜNEYDOĞU ÇOK DAHA HIZLI BÜYÜYECEK'
Türkiye'nin en büyük faturası enerji faturası. Çok büyük rakamlar ödüyoruz. Bunu düşürmek Türkiye için oldukça önemli. Bütün kaynaklarımızla yerli üretimimizi artırmaya çalışıyoruz. Gabar'daki gelişmeler bu anlamda çok sevindirici. Doğuda ve Güneydoğu Türkiye Yüzyılı'nda daha hızlı büyüyecek. Kullanılamamış bir potansiyel var orada.